Balıkesirli işadamları Mevlüt Yolcu, Faruk Kula ve Mahmut Yavuz'un ortağı olduğu Bupiliç Entegre Gıda Sanayi ile Banvit'e Rusya'nın 7 Ocak 2011 tarihinden itibaren tavuk ithal etme yetkisini gerekli veterinerlik koşullarına uymadığı gerekçesiyle iptal ettiği duyurulmuştu.

Bupiliç yönetim kurulu üyesi Mahmut Yavuz, Rusya'nın yaptığı açıklamanın ve getirdiği yasağın Rusya'nın kendisini bağladığını, Bupiliç'i enterese etmediğini duyurdu. İHA muhabirinin sorusunu cevaplayan Mahmut Yavuz, "Bizim Rusya ile bir alakamız, alış verişimiz yok ki, ben İran'a mal veriyorum. Üstelik Bupiliç kesimhaneleri 7 gün 24 saat haber verilmeksizin her an denetime ve incelenmeye hazırdır. Biz kendimize bu kadar güveniyoruz ve iddialıyız" dedi.

"TÜRKİYE'DEN 500 BİN TON ET ALACAĞIZ DEDİLER AMA 1 KİLO DAHİ ALMADILAR"
Aynı zamanda Balıkesir Ticaret Odası Başkanı olan Bupiliç'in patronu Mahmut Yavuz, Rusya'nın Türkiye ile ekonomik ilişkiler çerçevesinde 500 bin ton et alacağını açıklamasına rağmen 1 kilo dahi et almadığını, gidip Amerika ile anlaştıklarını anlattı. Mahmut Yavuz, şöyle konuştu;
"Rusya Türkiye ile olan ilişkileriyle ilgili 500 bin ton et alacağız diye açıklama yaptı. Ben buna hiç inanmadım, en başında da arkadaşlara söyledim, 'bunlar Türkiye'yi Amerika'ya karşı pazarlık için kullanıyorlar' dedim. Dediğim de çıktı. İnanın 1 kilo et almadılar.

Yine Medvedev ile Obama el sıkışıp 450 - 500 bin tonluk anlaşma yaptılar, Amerika'daki fiyatı düşürdüler. Türkiye'yi basamak olarak kullandılar. Türkiye'den Rusya'ya et gitmesi çok zor, çünkü fiyatımız tutmuyor. Bir de Amerika'da pilicin göğsünü Amerikalı kendisi alıyor, yüksek paralarla iç piyasada satıyor. Bizde göğüs eti tutulmayıp but tutuluyor, Amerika'da tam tersi. Bizde göğüs ucuz, but pahalı. Rusya'da da but ucuz göğüs eti pahalı. Bu yüzden bizim oraya et vermemiz zor. Nitekim, Avrupa Birliği'nde bazı kesimhanelere numaralar verildi. Bu numaralardan almak için Bupiliç olarak biz de müracaatımızı yaptık.

Bize resmi veterineriniz olması lazım dediler. Devletten veteriner istedik, kadromuz yok dediler. Kendi veterinerimize yetki istedik yada dışarıdan bağımsız veteriner istedik olmaz dediler. Devlet bize resmi veteriner atamadı, aylar yıllar sonra veteriner gönderdiler, ama bu defa bizim hevesimiz kaçtı.

Avrupa Birliği'nden kesimhane numarası alsanız dahi görüyoruz işte Avrupa Birliği'ne 1 kilo et gitmiyor buradan. Sonuç olarak, bizim Rusya ile veya kesimhanemizle ilgili en ufak bir tereddüdümüz yok. Her zaman da iddialıyız. Biz bu Rusya işi olmadan 3-4 seneden beri diyoruz ki kesimhane randevu almadan 7 gün 24 saat herkese açık. İstanbul'dan insanlar geçerken kesimhaneyi görmeye geldik deyip inceliyorlar. (Ki Avrupa Birliği'nin kontrolünde bize onay çıktı).

Bupiliç olarak biz 2010 yılını yaklaşık 10 milyon dolar ihracatla kapattık. Irak, İran vs. ülkelere gidiyor etlerimiz. Şu anda kesimhanemizde İranlı veterinerler var, bizzat üretimin başında duruyorlar. Türkiye'den 3 firmadan mal alıyorlar, birisi Bupiliç. Yani işin Rusya kısmı hikaye, mühim olan İran'a mal verebilmek. Orada helal kesim denilen konu var, sertifikamız var.

Ben işin gerçeği Anadolu Ajansı'nı çok da önemsemedim. Bizim Rusya ile bizim bir alakamız yok ki, yani bilmem neyimi iptal etse ne olur, etmese ne olur? Ha, ben Rusya'ya mal veririm şakır şakır da gelir bakar 'yok kardeşim sen mal vermiyorsun' der eyvallah. O zaman anlarım. Ama o yazmış, yazmamış benim çok da umurumda değil işin gerçeği. Çünkü ben önümdeki işime bakıyorum, ben İran'a mal veriyorum."

"KİPA VE MİGROS AVRUPA BİRLİĞİ'NİN 10 MİSLİ İNCELİYOR"
Türkiye'deki beyaz et sektöründe üretim fazlası olduğunu ve bu sebeple fiyatlarda düşüş yaşandığını dile getiren Bupiliç yönetim kurulu üyesi Mahmut Mavuz, iç pazarda tüketilenden çok daha fazla üretim olduğunu söyledi.

Bupiliç'in Kipa ve Migros gibi dev markalarla iş yaptığını, bu marketlerde Bupiliç satıldığını hatırlatan Mahmut Yavuz, "Kipa ve Migros'a mal veriyoruz. Haydi, verin de göreyim ben sizi, bir imalat yapıyorsunuz. Gittiğinizde birtakım mallar görüyorsunuz, onların alış prosedürlerini görseniz 'kardeşim kalsın dersiniz, fabrikayı mı alıyorsun?' diye bırakırsınız. Bir sürü uzmanlar, imalatın başında bağımsız denetimciler.

Kipa, o Rusların veya Avrupa Birliği'nin baktığı şeyin belki 10 misli fazla ağırlıkta bakıyor. Ellerinde büyüteçle iz sürer gibi sürüyorlar. Sıvap analizleri, mikrobik incelemeler, girişler, çıkışlar. Kipa ve Migros'a malı nasıl aldıklarını sorarsanız cevabı da zaten bulmuş olursunuz" dedi.

16.02.2011