Her adım atışında vücudu moraran çocuk, İzmir'de 7 yıl süren tedavinin ardından İstanbul'a sevk edildi ancak geç kalındığı ortaya çıktı. Yeşil kartlı oldukları için sadece devlet hastanesine gidebildiklerini söyleyen aile yardım bekliyor.

Tüm bu sağlık problemlerini küçük bedeninde yaşayan minik Kudret Somali'de değil, ailesiyle birlikte Türkiye'nin en gelişmiş bölgesi olan Marmara ve Ege Bölgesi'ne kıyıları olan Balıkesir'de ikamet ediyor. 9 yıllık evli olan Seda-Mustafa Küpeli isimli genç çiftin 2 çocuğundan biri olan Kudret Küpeli'nin (7) kalbinin sağda olduğunu öğrenenler önce şaşırıyor, çektiği sıkıntılar ise yürek burkuyor.

Hamallık dahil bulduğu her işte çalışıp evine bakmaya çalışan baba Mustafa Küpeli, "Ben çalışır, kazanır, evime iki ekmek getiririm. Kimseden çay, sigara parası istemiyorum. 'Bize para verilsin' demiyorum. Bizim için tek önemli olan çocuğumuzun tedavisi. Bize bunun için yardım etsinler" diyerek yanlış anlaşılmamak istediklerini belirtiyor. Mustafa Küpeli, "Oğlumun tedavisi için maddi desteğe ihtiyaç var. 7 yaşındaki oğlumun problemi kalbinin sağda olması. Kalbe giden damarlardan biri ters, diğeri tıkalı.

Ayrıca kalbinde 2 delik var. Akciğeri zayıf. Bebekliğinde aşı vurdurmaya gittiğimizde belli oldu, acil İzmir'e gönderdiler, orada ortaya çıktı" dedi.

"YEŞİL KARTLIYIZ DİYE BAKMADILAR"
23 yaşındaki genç anne Seda Küpeli, canından çok sevdiği evladının yaşadığı sağlık sıkıntıları ve İzmir'de yıllarca süren tedavi sürecini anlatırken gözyaşına boğuldu. "İnsan muamelesi görmedik" diye yakınan Seda Küpeli, "Oğlumun tedavisi için yardım istiyorum. 3 aylıkken belli oldu, sağlık ocağına gittik, aşıdan sonra çocuk morardı. Hemen ambulans çağırdılar, Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Burada kalp rahatsızlığı olduğunu söyleyip İzmir'e sevk ettiler. Kalbinin sağda olduğunu ve delik bulunduğunu söylediler. O gün dünya başıma yıkıldı. Şu anda bile oğlumun yaşayıp yaşamadığı belli değil. İzmir'e hastaneye gittik, 6-7 yıldır orada tedavi gördü. 9 aylıkken ameliyat oldu, şant takıldı. Doktorlar iyi geçtiğini söylediler ama düzelen bir şey yok. Çocuğum sürekli morarıyor, yoruluyor. Tırnakları, dudakları sürekli mor. Normal çocuklar gibi değil, gelişmiyor. Yeme içme yok. "Büyük şehre götürün, İstanbul ya da Ankara" deyip İstanbul'a gönderdiler. Biz de yakın diye İstanbul'u seçtik. İstanbul'a ilk gittiğimizde Doktor Siyami Ersek Hastanesi'nde doktorlar, 'Geç kalmışsınız' dediler. Biz yıkıldık. O zaman İzmir'deki doktorların hatası bu. Bizi baştan uyarıp gönderebilirdi. Yeşil kartımız var diye çoğu hastane bakmıyor zaten" iddialarında bulundu.

7 YAŞINDA AMA DİŞLERİ BİLE YENİ ÇIKTI
Gözünün önünde her gün eridiğini hissettiği çocuğu için gözyaşı döken anne Seda Küpeli, donanımlı hastanelerde profesörlerin ele alacağı çocuğunun sağlığına kavuşacağına inandığını ancak imkansızlıklar sebebiyle kimseye dertlerini anlatamadıklarını söyledi.

Sağda olan kalbine giden damarları dar olan Kudret'in akciğerleri de gelişmemiş. Tüm hastalıkları raporlarla ortada olan minik Kudret'e Balıkesir Atatürk Devlet Hastanesi'nde doktor heyeti yüzde 50 oranında sağlık raporu vermiş. Birkaç adım attığında yorulup halsiz kalan, yüzü, gözleri, dudakları moraran çocuğa yüzde 50 üzeri rapor verilse devletin sağladığı bakım aylığı bağlanacak. Ancak ailesi doktorların Kudret'in hasta olduğuna dahi inanmadıklarını, çalışmamak için bu yola başvurduklarını düşündüklerini belirtiyor. İnanılmaz dramın kahramanları olarak çaresizce bekleyen Balıkesirli Küpeli çiftinin Kudret'in bir yaş küçüğü olan kızları Havva Nur ise son derece sağlıklı. Kendi kalbi ile kardeşinin sağdaki kalbine dokunurken, "Kardeşim kalp hastası, onun iyileşmesini istiyorum" diyen Havva Nur'un çekingen çağrısı da yürük burkuyor. 7 yaşındaki Kudret hastalığından dolayı sokakta arkadaşları moraran ağız ve dudaklarını görüp, "Dudaklarına neden ruj sürüyorsun?" diye sorduklarında cevap veremeyip kaçıyor. Sıkıntıdan konuşamayan Kudret, annesinin üzülüp ağlamasına dayanamıyor. 4 yaşındaki çocuğun yanında bile daha küçük gösteren 7 yaşındaki Kudret 13 kilo geliyor. Oğlunun dişlerinin dahi yeni çıktığını söyleyen anne Seda Küpeli, "Damarları dar, akciğeri gelişmemiş. Oğlum için ellerinden ne geliyorsa yapmalarını istiyorum. Doktorlara da sesleniyorum, mesela özel hastanelerin görüp bakmalarını istiyorum. Başka hiçbir şey istemiyorum. Durumumuz olmadığı için başka hastaneye götüremiyoruz. Çok sık hasta oluyor. Normal çocuk haftada bir gün gidiyor ve gitmiyorsa biz haftada 3-4 gün hastaneye gidiyoruz. Doktorlar bize çocuğun heyecanlanmaması, yorulmaması gerektiğini söylemediler, 'Şuna dikkat et' diye de uyarmadılar. Doktorların hepsi iyidir ama bilmiyorum, bazıları neden öyle yapıyorlar anlamıyorum. Çocuğumun iyi bir hastanede bakılmasını, tedavi görmesini istiyorum. Doktorların çocuğumla ilgili neyi var, neyi yok her şeyi anlatmasını istiyorum. İki defa anjiyo oldu, biri 1 saat, diğeri 3 saat sürdü. Sürekli kesip bir şeyler sokulması çok kötü. Artık ne olacaksa olsun diyorum, bir an önce iyileşsin. Dişleri bile yoktu daha yeni çıkıyor" dedi.

"ÜZÜNTÜDEN YEŞİL KARTIMI YIRTTIM"
Ağzından, "Ben iyileşmek istiyorum" kelimelerinin güçlükle çıktığı minik Kudret, çok sevdiği bisikletine istediği gibi binip tur atamıyor. Arkadaşlarıyla oynarken onlar gibi koşamıyor çünkü sağdaki kalbi buna izin vermiyor, aksi halde minik bedeni hemen yo'eme içme yok. "Büyük şehre götürün, İstrulup bitkin düşerken tırnakları ve dudaklarındaki morluklar artıyor, hareketsiz kalıyor.

Çaresiz aile ise sen çare olarak Başbakan'a seslendi. Baba Mustafa Küpeli, "Başbakanımız bize yardımcı olabilirse olsun çünkü her şey onların elinde. Biz yeşil kartlıyız diye hor görüldük. Üzüntü ve sinirden yeşil kartı orada yırttım. Borç harç idare etmeye çalıştık. Anneler Derneği'nden Allah razı olsun bizim yol paramızı veriyordu, onların sayesinde İstanbul'a gidip geldik. Şükürler olsun, ben kalkıp da ekmek parası, çay, sigara parası istemiyorum. Bana o şekilde kimse bir şey vermesin. Sadece ben çocuğum için yardım istiyorum. Kendime kalsa benim altı üstü iki ekmek, nasıl olsa kazanırım. Bizim için tek önemli şey çocuk" dedi.

Anne de umutlarını Başbakan'a bağladıklarını belirterek, "Başbakan'ımızdan tek isteğim, oğlum için elinden ne geliyorsa onu yapması. Yeşil kartımız var diye hor görülüyoruz. Yeşil kart bürosu genç olduğumuz için bize kömür gelmeyeceğini söylüyor, yiyecek de gelmiyor. Çalışın diyorlar, iş bulamıyoruz. Ayrıca çocuklarım küçük, üstelik oğlum çok hasta olduğu için kimseye güvenip bırakamıyorum. Sürekli yanında olmaya çalışıyorum. Biz raporlarımızı hastaneye götürdük, heyet toplandı, bize özürlü olarak yüzde 50 oranında rapor verdiler. Yüzde 51 olsaymış maaş bağlanacakmış. Ama nedense yüzde 50 verdiler. Hasta olduğuna inanmadılar" ifadelerini kullandı.

Balıkesir'deki doktorların büyük şehirdeki hastanelerden birinde sünnet olmasını tavsiye ettiği 7 yaşındaki Kudret, tedavisini sürdürebilmek için yardım bekliyor.

23.08.2011