Yapılan toplantının ardından ise yapılan bir yazılı açıklamayla ‘Toplantı Sonuç Bildirgesi’ kamuoyuna açıklandı. Yapılan açıklamada, “Ülkemiz Yirminci yüzyılın başında olduğu gibi, Yirmibirinci yüz yılın başında da, yine emperyalizmin Askeri, Siyasi, Ekonomik kuşatması altına alınmıştır. Bağımsızlığımız, Üniter yapımız Laik Demokratik Cumhuriyetimiz üzerine ABD-AB tarafından, dışarıda hazırlanan projeler acımasızca uygulanmaktadır. NATO’ya girmemizle başlayan gelişmeler ülkemizi ve milli ordumuzu olumsuz etkilemektedir. Emperyalizmin hizmetinde olan NATO’dan bir an önce çıkılmalıdır” denildi.
Milli iradenin, hukuk dışı uygulamalarla ipotek altına alındığı bir süreçte TBMM üyelerinin bir bölümünün Silivri’de tutuklu bulunmasına rağmen açıldığı vurgulanan sonuç bildirgesinde, “Yüce meclisimiz. TBMM nitelik değiştirerek derinleşen Terör sorunu öncelikle ele alıp çözeceği yerde iktidarın dayattığı anayasa değişikliği ile karşı karşıya kalmıştır. Üniter yapımızı ve Türkiye Cumhuriyetini değiştirip dönüştürmeyi hedef alan iktidarın anayasa değişikliğine izin vermeyeceğiz.
İktidarın meclisi dışlayarak kanun hükmünde kararnamelerle eğitimde sağlıkla da diğer alanlarda getirmeye çalıştığı hukuk dışı uygulamalarla, sorun çözmeden öte, var olan sorunları daha da derinleştirmiştir. Milli eğitim bakanlığı kaçırılan öğretmenlerine sahip çıkacağı yerde, özelleştirmenin önündeki engelleri kaldırmakla uğraşmaktadır. Sağlıkta da özelleştirmenin önündeki son engeller de kaldırılmaktadır. Dünyada yaşanmakta olan global ekonomik kriz bu ülkemizi teğet geçmemiştir. İşsizlik yoksulluk derinleşerek sürmekte dış ve iş borçlarımızın katlanarak artmaktadır. Terör dağlardan kentlere inip ülkemizi yangın yerine çevirmiştir. Ayrım yapmadan herkes terörün hedefi haline gelmiştir. İktidar iç güvenliği sağlayacağı yerde ülkeye acı dağıtmaya başlamıştır” ifadeleri yer aldı.
“DIŞ POLİTİKA İFLAS ETTİ”
Yapılan açıklamada, iktidarın yurtta barış dünyada barış olan dış politika ilkesini terk etmiş olduğunun altı çizilerek, “Komşularımızla sıfır sorun diye yola çıkıp, emperyal güçlerin güdümünde komşularımızın iç işlerine karışan ülke konumuna getirdik. “Arap baharı” adı ile İslam coğrafyasında ortaya çıkan, ABD-AB gibi emperyalistlerin bölgedeki hedeflerine hizmet etmeye yönelik gelişmelere, iktidarın yaklaşımı, füze kalkanı ve diğer uygulamalarla dış politikamız iflas etmiştir. Emperyalizme karşı Ulusal bağımsızlık savaşımızla kurulan Türkiye Cumhuriyetinin değişmez dış politikası olan yurtta barış dünyada barış ilkesi ve barış içinde bir arada yaşama ilkelerinin uygulanması talep ediyoruz.
Bugün Atatürk’ü anlamak ve Kemalist devrimi tamamlamak yurt severlerin önünde temel görev olarak durmaktadır. Ülkenin dört bir yanına, akılları ve aydınlık yürekleri ile örmüş Cumhuriyetçiler, ulusalcılar, Atatürkçüler iç ve dış saldırıları bertaraf edecek güce potansiyele sahiptirler. Bunun için birleşmek, tek yumruk olmak 1923 ruhunu yeniden egemen kılmak gerekmektedir. Bu uğurda dayanılacak gün Atatürk, rehber Atatürkçü Düşünce, örgütte Atatürkçü Düşünce Derneği. Ülkemizin bütünlüğünden bağımsızlığında yana olanları Atatürkçü Düşünce Derneği örgütlenmeye çağırıyoruz” denildi.
04.10.2011