Partisinin Balıkesir il başkanlığında bir basın toplantısı düzenleyen CHP Milletvekili Namık Havutça, tutuklu milletvekillerinin tutukluluk hallerinin hala devam etmesini eleştirdi. Başbakan Erdoğan'ın Meclisi baypas ederek bütün yasaları kanun hükmünde kararnamelerle Türkiye'nin genel yapısını kökten değiştirecek yasaları düzenlediğini söyleyen Havutça, "Milli Eğitim Bakanlığının teşkilat ve görevleri hakkındaki kanunun ikinci maddesi değiştirilerek Türk gençlerinin Atatürk ilke ve devrimlerine bağlı gençler yetiştirme görevini Milli Eğitim Bakanlığından kaldırdılar. Köşe yazarları basın tarihinde görülmemiş cezalarla susturuldu. Türkiye'nin en cesur gazetecisi Uğur Dündar bile bu ülkede işsiz kaldı" dedi.

"MİLLETVEKİLLERİNİN SESİNİ KESİYORLAR"
CHP Milletvekili Namık Havutça, TRT 3'te yayınlanan TBMM TV'nin saat 19.00'dan sonra canlı yayınının kesildiğini, bu şekilde muhalefet milletvekillerinin yaptığı konuşmaların vatandaşlar tarafından duyulmadığını söyledi. Meclisin akşam yediye kadar oyalandığını, önemli konuların yine akşam yediden sonraya bırakıldığını, ancak bu defa TRT 3 canlı yayını kestiği için yaptıkları konuşmaların hiçbir vatandaş tarafından bilinmediğini aktaran Havutça, "Bizim konuşmalarımızın bir tek kelimesini bile Türk halkı duymuyor. Ondan sonra da CHP ne yapıyor? Niye görüşlerini ifade etmiyor? diye tepkiler alıyoruz. Meclis Başkanı ya da meclisi yöneten arkadaş bir şekilde 19.00'a kadar meclisi oyalıyor, keyfi ara veriyor ve en önemli konuları 7'den sonraya bırakıyor. O saatten sonra da biz kürsüye çıksak da bir şey değişmiyor, çünkü AKP'liler uyumuş oluyor" dedi.

Meclisin tam bir çadır tiyatrosu olduğunu söyleyen Namık Havutça, "Ben bir Avukat ve öğretmen olarak üzüntüyle şunu görüyorum. Türkiye'de parlamenter sistemin tek güvencesi yargıdır ve yargının bağımsız olmasıdır. Fakat şimdi yargıda geldiğimiz noktaya bakınız. Kamuoyunun Ergenekon davası diye bildiği Silivride'ki çadır tiyatrosunda Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi gereğince oradaki insanların tutuksuz yargılanmasını savunan mahkeme başkanı Köksal Şengül'ü görevden aldılar. Ve şu an nerede olduğu belli değil. Wikileaks belgeleri AKP'nin bölücü terör örgütüyle yaptığı pazarlıkları deşifre ederek, posta görüşmelerini ortaya çıkardı. Bazı MİT görevlilerinin MİT Kanunu'ndaki görev ve yetkilerini aşarak suça karıştıkları tespit edildi. KCK soruşturması kapsamında suç işlediklerini soruşturan savcının ertesi gün işine son verdiler ve bu savcı şu anda soruşturuluyor. Bugün Türkiye'de hepimizin telefonları dinleniyor. Sayın Başbakan, genel başkanımız hakkında ne diyor biliyor musunuz? 'Kılıçdaroğlu aldığın nefesi bile izliyoruz' diyor. Başbakan Erdoğan Saddam'da bile bulunmayan geniº yetkiler istiyor. Buradan ºunu sormak lazım, senin Saddam'dan eksik hangi yetkin var şu anda? Yasama senin emrinde, Yürütme senin emrinde. Sen istemedikten sonra parlamentoda sivrisinek bile uçamıyor. Anayasa Mahkemesini teslim aldınız. Basını susturdunuz, muhalefeti susturdunuz ve halkın kürsüsünde milletvekillerini de susturdunuz. Seçilmiş bir milletvekilinin parlamentoda 5 dakika konuşmasına tahammül edemeyen bir iktidar Türk halkının özgürlüklerini nasıl geliştirebilir? 3 dakika konuşma süremiz var. Sözün bittiği yerdeyiz. Buradan Türk halkına çağrı yapıyoruz. Herkes özgürlüklerine ve haklarına sahip çıksın. Biz CHP olarak bir tek ºey istiyoruz, Türk halkının Avrupa ülkelerindeki yurttaşlar gibi temel hak ve özgürlüklerinin geliştirilmesini istiyoruz. Yapılan bir araştırmaya göre Türkiye dünyada özgürlük sıralamasında 113. sırada. Yani Türkiye özgür ülke değil, melez ülke" diye konuştu.

18.02.2012