Hasan Hüseyin Gül, Balıkesir'in Ayvalık ilçesinde, belediyeye ait akaryakıt istasyonunun arkasında iskele yanına yaptığı derme çatma barakada 8 yıldır sefaletle boğuşuyor. Sanatçı, kimseden hiçbir şey kabul etmediği gibi, şimdiye kadar devletin kurumlarından da talep etmezken, Gül’ün daha önce yerel gazetelerde yayınlanan haberi nedeniyle İlçe Sosyal Dayanışma ve Yardımlaşma Vakfı yetkilileri, açlık ve yoklukla boğuşan ressama ikametgah ve resmi evrakları bulunmadığı için yardımcı olamamaktan yakınıyor.

İlçede denizin bile buz tuttuğu soğuk havalarda denizin kıyısında kartondan barakasında sabahın olması için dua ederek günlerinin geçtiği öğrenilen 60 yaşındaki ressamın, yarı aç, yarı tok bir hayat sürdürmesi ise kendisine yardımcı olmaya çalışan esnafın ise yüreklerini titretiyor. Geçmişini yalnızlığında gizleyen, bir dönemin önemli ressamlarından olan Eskişehirli sanatçı, 37 yıl önce boşandığı ve bir daha hiç görmediği eşinden çok, kızı Hülya'nın hayaliyle yanıp tutuştuğu gözlenirken, g eçtiğimiz yıllarda bir yakınının söylediğine göre kızının evlendiği, 11 yaşında bir çocuğu olduğu ve İstanbul'da bir noterde çalıştığını anlatan Hasan Hüseyin Gül, hayattaki en büyük arzusunun biricik kızını bir kez olsun görebilmek olduğunu belirtiyor. Gül, bazen balıkçı gırgırlarında bulduğu günü birlik işlerde çalışarak satın aldığı boya malzemeleriyle tablolar yapmaya gayret ediyor.

Çoğu zaman iyi niyeti yüzünden tekne sahiplerince aldatıldığını, bu yüzden son zamanlarda artık bu teknelerde çalışmak istemediğini anlatan Gül'ün yattığı yerin hemen yanında bulunan bataklık ve lağım sinek ve fare kaynıyor. 1974 yılında Kıbrıs'ta askerliğini yapan Gül, Yunanistan'ın Kos adasında birkaç kilise ile Eskişehir'de 7 camiinin iç süslemelerinin yanı sıra kubbelerinin kabartma figürlerini yaptığını, ilçede bazı kahvehaneler ile evlerde de duvar resimleri çizdiğini söylerken, acılarını kolonya ve ispirto içerek unutmaya çalıştığını belirtiyor.

Ayvalık'a bağlı Şirinkent'te bulunan ünlü bir restoranın görkemli şadırvanı ve çevre düzenlemesini kendisinin yaptığını belirten Gül, şimdiye kadar yaptığı eserlerin sayısının hatırlayamayacak kadar çok olduğunu ve çoğu tablosunu kendisine ekonomik anlamda yardımcı olanlara dağıttığını kaydediyor. Yalnızlığını ve bulabilirse ekmeğini 'Puik' adlı bir sokak köpeğiyle paylaşan sanatçı, her şeye rağmen hayatı sevdiğini, hayatın acılarıyla bile olsa yaşanmaya değer olduğunu savunuyor. Gül, en büyük arzusunun kızını ve torununu bir kez olsun görebilmek ve onların tablosunu yapmak olduğunu ifade etmekten de geri kalmıyor.

ELEKTRİK TRAFOSUNUN DUVARINA ÇİZDİĞİ RESİM BÜYÜK İLGİ GÖRÜYOR
Kimseden herhangi bir yardım talep etmeyen onurlu ressamın geçtiğimiz yıl Ayvalık Şehirlerarası Otobüs Terminalinde açlıktan bayıldığını iddia edilirken, Gül’ün gerçek bir sanatçı olduğunu ve Ayvalık Belediyesi’ne ait Akaryakıt İstasyonu karşısında ki TEDAŞ’a ait bir elektrik trafosunu dev bir kabartma resimle süslemesi için boya malzemelerini alan bir lokanta işletmecisinin boya malzemelerini satın aldığı ressamın kendisini ispatlamasına yardımcı olduğu gözleniyor. Ressam Hasan Hüseyin Gül’ün, elektrik trafosuna çizdiği alçı kabartma ile çizdiği dev resim ise görenlere adeta şaşkınlıktan parmak ısırtıyor.

30.04.2012