Sabah saatlerinde AK Parti Edremit İlçe Teşkilatı’nda gerçekleştirilen ve Edremit Belediyesi ile Belediye Başkanı Tuncay Kılıç’ı ilgilendiren konuların görüşüldüğü toplantıya cevap niteliğinde yapılan toplantı Belediye Başkanlığı makamında yapıldı. Basın mensuplarının yoğun katılım gösterdiği toplantıda konuşan başkan Tuncay Kılıç, ilk olarak rakamları açıkladı. Toplantıda, basın mensuplarına; Edremit Belediyesi tarafından ihaleyle satılan gayrimenkuller ve Ed-Bel Şirketi tarafından satılan gayrimenkullerin ayrıntıları bulunan bilgi notları verildi. Verilen bilgi notlarını okuyan başkan Kılıç, “1994-2004 yılları döneminde biz hiç satış yapmadık. Edremit Belediyesi tarafından 2004-2009 Yunus Bozbey döneminde sadece ihaleyle satılan gayrimenkuller 159.465.99 metrekare ve 7 milyon 828 bin 632 TL tutarında olup, 2009-2012 dönemi olan bizim dönemimizde satılan gayrimenkuller 44.120.28 metrekare ve tutarı da 10 milyon 191 bin 000 TL’dir. Ed-Bel Şirketi tarafından 2004-2009 yıllarındaki Yunus Bozbey döneminde 13.328.03 metrekare gayrimenkul 1 milyon 048 bin 177 TL’ye satılmış olup; 2009-2012 yani bizim dönemimizde 8.179.25 metrekarelik gayrimenkul 8 milyon 332 bin TL’ye satılmıştır. Basın mensuplarına satılan tüm alanların yerleri, metrekareleri ve fiyatları ayrıntılarıyla verilmiştir. Kardeş şehir ile ne yaptınız diyorlar. Kardeş kardeşi karşılıksız sever. Kardeş kardeşten ne isteyebilir ki? Biz yurt dışı ziyaretlerimizde bölgemizin ve ilçemizin tanıtımını yapıyoruz. Midilli fuarına gidince bile eleştiriler alıyoruz. İlçemizdeki bir çok iş adamımız Midilli ile ticaret yapıyor. Avrupa - Türk İşadamları Konseyi başkanı bunu bizden istedi. Kardeş şehir istiyorlar. Kardeş şehir isteğini ben ortaya çıkartmadım. Gelen isteği değerlendirmeye çalışıyoruz. Bu teklif te meclisimizde reddedildi. Sanki benim şahsi isteğimmiş gibi. Ben meclis günü İstanbul’da olmak zorundaydım. Meclisten önce başkanlık makamında meclis üyelerimiz ile grup toplantısı gerçekleştirdik ve ben bunları kendilerine söylemiştim. Polonya konusundaki tutumu abesle iştigal olarak değerlendiriyorum. Benim katıldığım yurt dışı toplantılarının yüzde 99’unda MHP’li belediye başkanı olarak yalnız oluyorum ve bu toplantıların çoğunluk katılımı AK Partili başkanlardan oluşuyor. Belediye başkanlarının mesaisi olur mu? Edremit Belediyesi personeli işe giriş ve çıkışlarında parmak izi okutarak mesaiye geliyor. Belediye başkanlığı yapmamış bir siyasetçinin bu açıklamayı yapması abesle iştigaldir. Siyaset dedikodu sanatı değildir. Dedikodu ile siyaset yapılmaz. Yurt dışı ziyaretlerinde kaç tane AK Partili var, bir bakın. Keşke eski başkan ülkelerden örnek alsaydı da her yağmurda Çayiçi Caddesi’ni sel götürmeseydi. Onca esnafımız büyük zararlar gördü ve sel baskınlarında. Menfaat çevreleri partileri ikna çabası gösteriyor. AK Parti, Edremit Belediyesi’ni kazanacağından çok emin gibi tutumlar sergiliyor. Bu makamı benimsediler. Ben bir sefer meclis toplantısına katılmadım ve bakın ne hale geldi. Artık bırakmam. Son yapılan meclis toplantısında Edremit halkının menfaatleri göz önünde bulundurulmamıştır. Halka hitap eden bir toplantı olmamış. Biz yurt dışına giderken Edremit Belediyesi kasasından harcırah almıyoruz. Bildiğiniz gibi Medikal Vadi projemiz askıda. Projemiz yargıya takıldı. Çanakkale’ye boğaz köprüsü projesi de aynı kaderi paylaşıyor. Hiçbir belediye başkanı satışlardan mutlu olmaz. Cahit İnceoğlu başkanın da üzüntü içinde olduğunu düşünüyorum. Kendi belediye yönetimleri dönemlerinde satılan yerlerden ve rakamlarından bahsetmiyorlar. Biz zaruretten dolayı, borçları ödemek için sattık. Biz yönetime gelir gelmez belediyenin tüm gayrimenkullerine haciz konuldu. Onlar yönetirken neredeydi bu hacizler? Biz belediyemize gayrimenkul kazandırmak için de çalışma kaydediyoruz. Projeler de üretiyoruz. Ben, benden önceki ve benden sonraki belediye başkanı gibi belediyeyi zarara uğratıp kendi işlerimi iyi yürütmedim. Benim ailemden gelen bir varlığım, kazancım var. Ben ve ailem, hiç maddi sıkıntı içine girmedik. Önce Şahin ayarında bir arabaya biniyordu. Daha sonra ciplere biner oldu. 20 trilyona yakın borç ödeyip, onların yaptığı hizmetin 2-3 katı da iş yaptık. Kendi özel işlerinde kazançlı, belediye işlerinde zarar eden insanlar bu memlekete zarar getirir. Namussuzlar bizden daha cesur. Eski belediye yönetimi zamanında zengin edilen basın mensupları bile var. her şey belediyeden beklenemez. Cami yaptırıyoruz, kaç tane iş adamı destek oluyor? Edremit Belediyespor yerinde sayıyor diyorlar, kaç tane iş adamı birleşip bir takıp forma yaptırıyor ve üzerlerine isimlerini yazıyor. Vermeden almak Allah’a mahsustur. Ama hep bizden bir şeyler isteniyor. Ruhi Sağdıç, Gıyas Yetgin ve Şehit Hamdibey’in maket heykellerini yaptırdık. Bu heykel örnektir. Bu 3 büyük isim Kavay-i Milliye hareketinin başlatıcılarıdır. Biz bugün bu topraklarda rahatça yaşıyorsak, bunu bu kişilere borçluyuz. Bu 3 büyük kişinin heykelini önce Faruk Serpil Parkı’nın girişine koyacağız ve tüm insanların bu kişileri bilmesini sağlayacağız. Daha sonra tanıtım adına bir çok çalışma yapacağız. Eskiden de bölgemizde taş ve kireç ocakları vardı ve hiç tozdan etkilenme olayı gündeme gelmemişti. Ne oldu da taş ocakları zararlı hale geldi, anlayamıyorum. Bizim taş ocağında zeytin ağacı yok. Bu çevre derneği mensupları kaç ağaç dikmiş bu memlekete diye sormalı. Bana soracak olan olursa; Ben bu memlekete binlerce ağaç diktim. Bunların yüzlercesi zeytin ağacıdır. Bana böyle konularda soru soracak adam, önce kaç tane ağaç diktiğini ve kaç tane ağaç kestiğini söylemeli. Çevrecilik lafla değil, uygulama ile olur” diye konuştu.

06.09.2012